8 Eylül 2013 Pazar

Sen de Séveceksin!

Yağmuruñ dokunuşunu duyduğuñ gibi,
Toprağıñ kokusunu aldığıñ gibi,
Göñlüñde bir sağanak olduğunu bileceksin.
İşte! O zaman sen de séveceksin!

Fırtınanıñ yalñızca deñizde kopmayacağını öğreneceksin.
Kavrulacak göñlüñ, sıcaklık yalñızca güneşte olmaz diyeceksin.
Eliñ ulaşmayacak, dağlar bile kavuşur bileceksin.
İşte! O zaman sen de özleyeceksin!

Kuşlar gibi uçup varmak isteyeceksin.
Belki onlarla göç étmeyi bile dileyeceksin.
Kuşlar démese de, arkadaşlarıñ sana deli diyecek.
İşte! O zaman sen de yanacaksın!

Sévginiñ éşsiz olduğunu haykıracaksın.
Séven séver de, sévilen ne éder diye sorgulayacaksın.
Umutlarıñ seni küle çévirecek.
İşte! O zaman sen de dile geleceksin!

Güneşin doğuşunu izleyip mutlu olacaksın.
Bulutları pamuğa beñzeteceksin.
Güzellikleri anımsayacaksın, özellikle de gülümsemesini.
İşte! O zaman sen de güleceksin.

Bir derviş dérsin belki kendine.
Bir sévgi yolcusu diye de niteledirebilirsin.
Sen de séveceksin bir gün, diye yola düşeceksin.
İşte! O zaman sen séveceksin!

8.9.13 - İstanbul

1 Mayıs 2013 Çarşamba

Iğdırı Özledim

Deñizi özledim.
Deñizi olmayan bir şehirde doğduğum için,
Deñizi çok sévdim.

Göğü sévdim.
Gökyüzünden başka sonsuz varlığı olmayan bir şehirde doğduğum için,
Göğü özledim.

Işığı özledim.
Gün batımında aydınlık yéri olmayan yoksul bir şehirde yaşadığım için,
Işığı sévdim.

Ağacı sévdim.
Gölgesinde oturulan, gövdesinde sévi koşukları yazan ağaçlarla kaplı olduğu için,
Şehrimi özledim.

Iğdırı özledim.

İzleyiciler